1- Haftada iki kere balık çok değerli, çünkü…
Omega 3 ve balıkta bulunan taurin ile triptofan üzere başka bileşenler bağışıklık sistemini düzenliyorlar. Ayrıyeten balık nizamlı olarak tüketildiğinde bağırsaktaki faydalı bakteri sayısının artışına ve bu sayede de bağışıklık sisteminin güçlenmesine yardımcı olabiliyor. Beslenme ve Diyet Uzmanı Parıltı Ecem Baydı Ozman, balık mevsiminde olmanın avantajını kullanarak haftada 2 sefer balık tüketmeye itina göstermemiz gerektiğini söylüyor.
2- Taze zerzevat – meyve tüketimine itina gösterin
Taze zerzevat ve meyveler çoğunlukla vitamin, mineral ile antioksidanlar bakımından epey zenginler. Beslenme ve Diyet Uzmanı Işık Ecem Baydı Ozman, bağışıklık sistemimizin güçlü kalması için çok çeşitli vitamin ve minerallere muhtaçlık duyduğumuzu belirterek, “Tümünü kâfi ve istikrarlı alabilmek için çeşitli besinlerle beslenmek değerlidir. Diyabet hastalığı yahut meyve alımına mani diğer bir hastalık yoksa, günde 2 porsiyon meyve tüketilmelidir. Bir porsiyon meyve yaklaşık bir yumruk büyüklüğüdür. Sebzeler ise her öğüne kesinlikle eklenmelidir” diyor.
3- Vitamin ve mineral kaybını önleyin
Taze zerzevat ve meyveler farklı çeşitlerde vitamin ve mineral içeriyorlar. Beslenme ve Diyet Uzmanı Işık Ecem Baydı Ozman, lakin ısı ve havayla temas ettiğinde ya da yanılgılı pişirme teknikleri kullanıldığında vitamin-mineral kaybı yaşanabildiğine işaret ederek, kelamlarına şöyle devam ediyor: “Bu nedenle, örneğin tahıllarda bulunan B kümesi vitaminlerinin kaybolmaması için makarna ve kuskus üzere tahılları, suyunu çektirerek pişirmek gerekir. Bu sayede suya geçen ve suyu döktüğümüzde kaybedebileceğimiz vitaminler korunmuş olacaktır. Brokoli C vitamininden güçlü bir sebzedir ve C vitamini kayıplarını minimuma indirmek için buharda pişirme tekniği tercih edilmelidir. Portakal, mandalina yahut taze yeşil sebzelerde bulunan C vitamini de ısı ve hava temasına karşı hassastır. Münasebetiyle çiğ tüketilmesi mümkün olan besinleri güzelce yıkayarak temizliğinden emin olduktan sonra çabucak tüketmek yararlı olacaktır. Tekrar C vitamininden güçlü portakal ve mandalina üzere meyveler de kabuğu soyulduktan sonra havayla temasını azaltmak için bekletmeden yenilmelidir”
4- Bağırsak sıhhatini önemseyin
Probiyotikler sıhhati olumlu istikamette etkileyen ve bedene alındıklarında bağırsağa canlı biçimde ulaşabilen mikroorganizmalardır. Bağırsak duvarı olağanda patojen ve toksik mikroorganizmaların bedene girmelerini engelliyor. Bağırsaktaki sağlıklı bakterilerin sayısının artması bağırsakların bu gözetici misyonunu destekliyor. Makûs beslenme alışkanlıkları yahut öteki faktörlerden dolayı bağırsak florasının bozulması ise bağırsağın geçirgen hale gelmesine, münasebetiyle gözetici vazifesini yerine getirememesine yol açabiliyor. Bu nedenle kefir yahut probiyotik yoğurt üzere besinlerle bağırsak sıhhatinizi, münasebetiyle bağışıklık sisteminizi desteklemeyi ihmal etmeyin.
5- Makro besin kümelerini istikrarlı formda alın
Protein, yağ ve karbonhidrat üzere makro besin kümeleri bağışıklık sistemini güçlü tutmak için bir ahenk halinde çalışıyorlar. Beslenme ve Diyet Uzmanı Işık Ecem Baydı Ozman, bu nedenle rastgele birinin eksikliğinin bağışıklık sisteminin çalışmasını olumsuz tarafta etkileyebileceğine dikkat çekerek, “Kilo denetimi yahut öbür sebeplerden dolayı ekmek ve makarna üzere karbonhidrat içeren besinlerden kaçınmak büyük bir kusur. Çünkü bu davranış primer güç kaynağı olan karbonhidratların eksikliğine neden olup, bağışıklık sistemini olumsuz etkileyebiliyor. Bağışıklık sistemi hücreleri farklı devirlerde farklı makro besin kümelerini öncelikli olarak kullanabiliyorlar. Hasebiyle tüm makro besin kümelerini nizamlı ve istikrarlı olarak almak önemlidir” diyor.
6- Renklerin gücünden faydalanın
Renkli meyve ve sebzelerdeki vitaminler ile antioksidanlar bağışıklık sisteminin güçlenmesine yardımcı oluyorlar. Beslenmenizde farklı renkte besinler tüketmeye itina gösterin. Örneğin, ayvada bulunan C vitamini, balkabağında bulunan A vitamini, narda bulunan antosiyanin üzere hususlar antioksidan tesirleriyle bağışıklık sisteminin güçlenmesinde rol oynuyorlar.
7- Su içmek için susamayı beklemeyin
Yeterli su tüketimi toksinlerin bedenden uzaklaştırılmasına takviye olarak bağışıklık sistemimizin güçlenmesinde tesirli oluyor. Bu nedenle gün içerisinde su içmeyi ihmal etmemelisiniz. Fakat su içmek için susamayı beklemeyin, çünkü susama refleksi bedenin su kaybetmeye başladığına işaret ediyor. Günlük içmeniz gereken su ölçünüzü kilonuzu 30 ml ile çarparak bulabilirsiniz.