İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin (İBB) Çocuk Aktiflik Merkezleri’nin (ÇEM) sayısı, 106’dan 111’e çıktı. Türkiye Belediyeler Birliği (TBB) ve İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu; Bağcılar Kirazlı KİPTAŞ, Esenler Birlik, Gaziosmanpaşa Karadeniz, Kartal Hürriyet, Pendik Ertuğrulgazi ve Sancaktepe Sarıgazi mahallelerinde hizmete alınan Yuvamız İstanbul ÇEM’lerin resmi açılışlarını gerçekleştirdi. İmamoğlu, “Mega proje, çocuklarımızın her birisine kreşte eğitim vermektir” dedi.
Esenler Birlik Mahallesi’ndeki ÇEM’de düzenlenen toplu açılış merasiminde, sırasıyla; İBB Genel Sekreter Yardımcısı Uzman Polat ve İmamoğlu birer konuşma yaptı.
Konuşmasının başında sözleri, Yuvamız İstanbul kreşlerinde eğitim gören minikler tarafından kesilen İmamoğlu, çocukları anneleriyle birlikte yanına davet etti.
Konuşmasını, kendisine sevgi gösterisinde bulunan çocukların ilgisi altında devam ettiren İmamoğlu, şunları söyledi:
“Aslında istediğimiz şey, çocuklarımızın geleceğe güçlü hazırlanmaları. Ben şöyle istek ediyorum: Çocuklarımız, öz itimadı yüksek olsun, dünyanın en üst düzeyde eğitimi alan hiçbir çocuğundan eksiği olmasın. Bizim bir çocuğumuz dahi kendini mağdur hisseder ise ya da hayatı eksik bir adım atmış olduğunu görür isek, kalbi burkulan ve misyonunu yerine getirememiş bir yönetici olduğumuzu düşünmemiz gereken bir ortamdayız. Bu bağlamda, her bir çocuğun hayata dair yaşadığı ortama neler katabileceğini hayal ediyorum, tasavvur ediyorum. Diyorum ki; bu çocuklarımızın ortasından birisi dahi bir bilim insanı hayatı kurtaracak, ömrü dönüştürecek bir iş yaptığında, onun bizlere katacağı katkının ne maddi ne manevi kıymeti ölçülemez. O bakımdan bu, çok özel bir durum. Bu mevzu, ihmal edilmiş bir bahistir. Yani okul öncesi eğitimle ilgili Ulusal Eğitim’in çerçevesindeki anaokulunun öncesi o kadar kritik ki. Ben söylemiyorum, bilim söylüyor. Bilim insanları diyor ki; çocuklarımızın bu yaşlarda aldığı eğitim, hayata dair zihnine sokacağı bilgilerin, anlayışın yüzde 90-95’ini doksan kapsıyor. Yani temel, burada inşa ediliyor.
“Dünyada güçlü bir devlet, güçlü bir millet olma karakterini elde edeceksek”
“Gerçekten sonradan bunu toparlamak, tamamlamak ve yarışın gerçek aktörü olabilmeyi sağlamak kolay olmuyor. Şayet biz rekabet edeceksek, dünyada güçlü bir devlet, güçlü bir millet olma karakterini elde edeceksek, inanın ve gerçek odur ki, mega proje, çocuklarımızın her birisine kreşte eğitim vermektir. Bunun öteki bir yolu yok. Ve o eğitim altyapısı, toplumları güçlü, kurumları güçlü, devletini güçlü yapar hale getiriyor. İşte o kapsamda bir anlayışı, açık zihinli olmak, fikriyle, vicdanıyla, adalet hissiyle, üniversal kıymetleriyle ulusal bedellerine harman yapabilen bir toplumun varoluşu, tıpkı vakitte barışın teminatı, tıpkı vakitte uygun idarenin teminatı. Bu sayede, işte biz bu emeğimizi ortaya koyarken, bu katkıyı ortaya koyarken, inanın tek çabamız şudur: İstanbul üzerinden bütün Türkiye’ye bu geleneği ve bu güçlü hamleyi, adımı hissettirmektir.”
“Basit bir iş yapıyoruz”
Basit bir iş yapmıyoruz, onu söyleyeyim. İşte burada bitirdiğimiz kreşi çabucak görebilirsiniz. Her kreşimiz itinayla yapılıyor. Lakin binanın kalitesi fakat dayanıklılığı ancak iç dizaynı, tasarımı, çocuklara uygunluğuyla bir arada, o bulunduğu etrafa de renk katıyor, moral veriyor. Bu halde bir kreş yatırımı yapıyoruz. Rastgele bir yatırımdan bahsetmiyorum. Her çocuğumuzun burada eğitim hayatına katılması, tıpkı vakitte bilhassa annelerin lakin bazen anne ve babaların iş hayatına da kolay kolay iştiraklerine imkan tanıyor. Bu aslında ne manaya geliyor? Bugün bir kreş eğitimi almanın maliyeti üzerinden, milyarlarca liralık vatandaşlarımızın hane bütçesine sunduğumuz katkı… Fakat bir de düşünün ki, o insanların çalışmaya başlamasıyla elde ettikleri geliri de haneye taşımalarıyla, bunun kat be kat nasıl büyük bir dayanışmaya ve sağlıklı bir yardımlaşmaya dönüştüğü… Sağlıklı yardımlaşma, sağlıklı toplumsal belediyecilik, sağlıklı bir dayanışmacı belediyecilik, insanına daima yardım etmek manası tabir etmez. Sağlıklı bir dayanışmacı belediyecilik, insanına kalıcı bir gelir elde etmesini sağlayıcı formülleri geliştirmektir. Bunun da sistemi, işte yalnızca kreş açmak değil, yalnızca geleceği teminat altına almak değil, birebir vakitte bilhassa annelerin iş imkanını bulabilmesi, hayata atılabilmesi…
“İnsanların güzelleşmesine katkı sunan bir metodu, mekanizmayı kuruyoruz”
Bunu da yaparken, Bölgesel İstihdam Ofislerimizde yüz binlerce CV’nin oluştuğu muazzam bir meslek planlamasının yapıldığı bir merkezi, tam 30 noktada hizmete açmış olmanın da gururunu yaşıyoruz. 230 binin üzerinde insanımıza, yeniden bu beş yılda iş bulmanın, inanılmaz bir hizmetin bu formda yaygınlaşmasını görüyoruz. O da orada yalnız değil. Enstitü İstanbul İSMEK kurslarımızla, insanların yeteneğine nazaran iş bulmaları fırsatının, daha da güçlenerek onlarla buluşmasını sağlıyoruz. Yani kurumsal ve toplumsal bir zincirle, insanların güzelleşmesine katkı sunan bir metodu, mekanizmayı kuruyoruz. Bu bir dönemsel bir adım değildir. Bu, siyasi menfaat adımı değildir. İnsanların bu mevzularda elde edeceği fırsatları, bir siyasi oy devşirme üzerine kurulu bir sistem asla değildir. Partizanlık, hiç içermez. ‘Benim insanım’, ‘bana oy veren insan’ ayrımını asla içermez. İşte bütün bu sistemler, o partizanlık illetinden kurtulan ve o zehri içinden atan, milletini kucaklayan ve milletini bu düzeneğin içine davet ederek, dayanışma içinde, her insanını kalkındıran bir sistem.
“Dayanışmayı belediyecilik, bu türlü bir akıldır”
“İşte bu dayanışmacı belediyecilik, bu türlü bir akıldır, bu türlü bir niyet yeridir. İşte o güçlü cumhuriyeti, güçlü demokrasiyi, adil olmayı, şeffaflığı içeren güçlü bir zincirin halkalarıdır. Bunu inşa ediyoruz. Ve bundan asla vazgeçmedik, vazgeçmeyeceğiz. Esenler’de iki tane mevcutta kreşimiz vardı, üçüncüyü açıyoruz. Esenler’le birlikte; Kartal Hürriyet’te, Bağcılar KİPTAŞ Kirazlı’da… Bakın, bunun da altını çizeyim. İstanbul’un rastgele bir yerinde, arkadaşlarım bir proje geliştirirken, her arkadaşıma diyorum ki; bu projenin bir köşesine kreş yerleştirin. Bu projenin bir köşesine, İBB Bayan ünitesini yerleştirin ya da İBB Çocuk ünitesini yerleştirin. Her binamızın bulunduğu alana katkı sunan bir kısmı olsun. Sırtını vatandaşa dönen değil, yüzünü vatandaşa dönen, kollarını vatandaşa açan yapılar inşa edin.’ İşte Bağcılar’daki yapılan bir dönüşüm projesinin çabucak bir kısmına kreş yerleştirme, bunun bir modülü. Ya da dün Maltepe’de gezdiğim bir toplumsal ömür merkezinin bir kısmına kreş yerleştirmek bu türlü bir şey.
“Yerelde, muhtaçlıkları daha kuvvetli hissedersiniz”
“Burada güçlü bir öğrenci sayısına ulaşıyoruz. Birebir vakitte, 1100’ün üzerinde eğitimci takımlarımızın büyük bir kısmının bayan olması ve bayanların oluşturduğu eğitimci takımlarıyla birlikte, tekrar güçlü meslekleriyle birlikte iş buluyor olması da güçlü bir adım. Yerelleşmenin kuvveti bu. Yerelden muhtaçlıkları hissetmenin ve o gereksinimlere dair tahlil bulmanın, mutlak bu ülkede hakim hale gelmesi koşuldur. Yerelde muhtaçlıkları daha kuvvetli hissedersiniz. Yereldeki kaynakları arttırırsanız, ben savla söylüyorum, başta kreş konusu olmak üzere, yurtlar olsun öteki konular olsun, bütün bu alanlara dair tahlilleri yerelden bulabilirsiniz. Yerelleşmenin değerli pahalı, demokrasiyi güçlendirdiği bir gerçek. Bugün merkezi yönetimin anlayışında birçok mevzuyu oraya yığmanın bir bakış açısı var. Her işi oraya toparlamanın… Aslında ülkedeki işleyişe önemli bir ziyan verme metodudur bu. Onun için bizim bu ziyanı giderecek metotları ülkemizin geleceğine hazırlamamız lazım. Bunun da tek bir tekniği var: Yereldeki aklı, insanlarımızın bilgisini, marifetini ortaklaştırarak, sıkıntıyı ulusal bir kazanıma dönüştürmek.
Önce açılış, sonra kreş ziyareti
Konuşmasını, çocukların ağır ilgisi nedeniyle, “Sözlerim yetmiyor artık” kelamlarıyla tamamlayan İmamoğlu, 6 kreşin açılışını, CHP Parti Meclisi üyeleri Turgay Özcan, Ozan Işık, Becerikli Yüksel, CHP milletvekili Zeynel Emre, Küçükçekmece Belediye Başkanı Kemal Çebi, Sarıyer Belediye Lideri Mustafa Oktay Aksu, Sancaktepe Belediye Başkanı Alper Yeğin, Kartal Belediye Lideri Gökhan Yüksel, Beylikdüzü Belediye Başkanı Mehmet Murat Çalık ve Şile Belediye Başkanı Özgür Kabadayı ile birlikte gerçekleştirdi. İmamoğlu ve beraberindeki heyet, açılışın akabinde Esenler Birlik Mahallesi’ndeki ÇEM’de miniklerle bir ortaya gelip, velilerle ve eğitmenlerle sohbet etti.
111 yuvamız İstanbul ÇEM’de toplam 10 bin 749 çocuğa hizmet
İBB Genel Sekreter Yardımcısı Polat’ın verdiği bilgilere nazaran; İBB Yuvamız İstanbul Çocuk Aktiflik Merkezleri, 3-6 yaş kümesi dezavantajlı çocukların nitelikli okul öncesi eğitim hizmetinden yararlanmasını sağlıyor. Çocukların ve ailelerin muhtaçlıklarının önceliklendirildiği merkezlerde, bayan istihdamı gözetiliyor. Bu sayede, bayanların çalışma hayatına ve kamusal alana faal iştirakini destekleyecek hizmet ve siyasetler geliştiriliyor. Mevcut durumda hizmet vermeye devam eden 105 Yuvamız İstanbul Çocuk Aktiflik Merkezleri sayısı, yeni açılan 6 merkez ile birlikte toplam 111’e ulaştı. 111 Yuvamız İstanbul ÇEM’de toplam 10 bin 749 kapasite ile hizmet sunuluyor.