T24 Haber Merkezi
İsrail’in, Gazze’nin akabinde Lübnan’a yönelik hücumlara başlaması, savaşın bölgeye yayılması ihtimalini gündeme getirirken, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) idaresinden dikkati çeken açıklamalar geldi. Rum kesitindeki İngiliz askerlerinin sayısı artırılırken, Ada’ya savaş uçakları gönderen ABD ve İngiltere, denizaltı ve savaş gemilerini de Kıbrıs açıklarına getirdi. KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, “Coğrafi pozisyonuna baktığımızda, Kıbrıs’ın da bir maksat hâline gelme ihtimali de şu anda gündemdedir” dedi.
Türkiye gazetesinin haberine nazaran; Rumların Kıbrıs’ı kendilerine ilişkin görmesi ve İsrail’in Kıbrıs’ı ele geçirme planı argümanlar nedeniyle KKTC etrafındaki tehlike her geçen gün artıyor. KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, bölgede giderek artan savaş tehlikesinin Kıbrıs’a gerçek yayılması riskinin yüksekliğine dikkat çekiyor. Evvel Gazze artık Lübnan’a saldıran İsrail’in hedefinin savaşı bölgeye yaymak olduğunu lisana getiren Cumhurbaşkanı Tatar, Kıbrıs’ın “kaçınılmaz” olarak olası maksatlar ortasında bulunduğunu tabir ediyor. Tatar, “Coğrafi pozisyonuna baktığımızda, Kıbrıs’ın da bir amaç hâline gelme ihtimali de şu anda gündemdedir” diyerek, KKTC için tehlikenin giderek yükseldiğine işaret ediyor.
“Savaş hazırlığı var”
Son olarak İngiltere’nin Kıbrıs’a ek 700 asker daha göndermesinin “savaş hazırlığı” olduğunu belirten KKTC Cumhurbaşkanı Tatar, “Sadece biz değil, Rum halkı da Amerikan ve İngiliz askerî varlığının artmasından rahatsız. Fakat askerî varlık süratle artıyor. Bu da bölgesel bir savaşın hazırlığının yapıldığı manasına geliyor” diyor.
“ABD ve İngiltere askeri varlığını artırıyor”
KKTC için tehlikenin arttığına yönelik bir öbür uyarı da Meclis Başkanı Zorlu Töre’den geldi. Töre, Kıbrıs’ta Amerikan ve İngiliz askerî varlığının artmasının olumlu bir gelişme olmadığına dikkati çekiyor. Töre, Amerika ve İngiltere’nin hem İsrail’e dayanak verme gayesinde olduğunu hem de milletlerarası muahede ve kanunlara nazaran yasak olmasına karşın Ada’daki askerî varlığını artırmaya çalıştığını belirtiyor.
“Rum idaresi gerginlik peşinde”
Bölgesel savaşın yayılma ihtimali üzerine ABD ve İngiltere’nin İsrail’e dayanak için Ada’yı silahla donattığını belirten Töre, şunları söylüyor:
“ABD ve İngiltere, Kıbrıs’taki askerî varlıklarını son devirde süratle artırıyor. ABD ve İngiltere Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi’nin daimî üyeleri olmalarına karşın, Gazze’de akan kanı durdurmak yerine İsrail’e siyasi ve askeri yardımda bulunmaya devam ediyorlar.
ABD ve İngiltere’nin yanı sıra Güney Kıbrıs Rum İdaresi (GKRY) de Gazze’ye hücumlarını sürdüren İsrail’e açık açık takviye veriyor. GKRY İngiltere, ABD ve bazı Avrupa Birliği (AB) üyesi ülkelerin takviyesini alarak bölgede gerginlik oluşturma peşinde koşuyor. Rum kısmı de kendisine çekidüzen vermelidir. Gazze’deki katliamlarda batılı ülkelere çanak tutmaktan vazgeçmelidir.”
“Lübnan’dan vatandaşlarını tahliye’ ile açıklanamaz”
Kıbrıs’ı da içine alacak formda bölgesel bir savaş riskinin arttığını belirten Töre, kelamlarını şöyle noktalıyor:
“İngiltere’nin Kıbrıs’a 700 ek asker göndermesi yalnızca ‘Lübnan’dan vatandaşlarını tahliye’ münasebeti ile açıklanamaz. İngiltere, Kıbrıs’a yalnızca asker değil, savaş gemileri, uçaklar ve denizaltılar da gönderiyor. Aşikâr ki bölgede çıkma ihtimali olan savaşın yayılma riskine karşı destek yapılıyor. İngiltere ve ABD ile AB üyesi kimi ülkeler, Gazze’deki katliama ortaklar.”
Türkiye’den tepki
ABD’nin Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’ne (GKRY) yönelik silah ambargosunu kaldırma kararını yine uzatmasına Ankara’dan reaksiyon geldi.
Söz konusu gelişmenin Ada’daki istikrarı bozmaya yönelik bir teşebbüs olduğunun vurgulandığı Dışişleri Bakanlığı açıklamasında, ABD’nin, Eylül 2020’de GKRY’ye yönelik silah ambargosunu kaldırma istikametinde aldığı, 2022’de kapsamını genişlettiği ve 2023’te uzattığı kararı, 1 Ekim 2024 prestijiyle bir yıllığına yine uzatacağını duyurduğu hatırlatıldı.
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Dışişleri Bakanlığı tarafından bu konuyla ilgili yapılan açıklamada kayıtlı görüşlere iştirak edildiği belirtilerek şunlar kaydedildi:
“Söz konusu vahim kusur, adadaki silahlanmayı artıracak ve bölgedeki hassas istikrarlara ziyan verecektir. GKRY’nin artan silahlanma faaliyetleri karşısında, KKTC’nin savunma ve caydırıcılık kabiliyetini artıracak her türlü tedbiri alacağına inanıyoruz.”