Türkiye tarımsal üretimde kendi kendine yeten nadir ülkelerden biri. Kendine yeterlilik Çin’de yüzde 46, Almanya’da yüzde 78, ABD’de yüzde 88 iken bu oran Türkiye’de yüzde 136. Fındıkta, kirazda, incir ve kayısı üretiminde dünya lideriyiz. Küçükbaş ve büyükbaş hayvan varlığında Avrupa’da birinciyiz. Su ürünleri yetiştiriciliğinde de Avrupa’da ilk sıradayız.
Hollanda örneği
Türkiye, 25 milyar dolarlık ihracat ve 48 milyar dolarlık tarımsal hasılasıyla dünyanın en büyük 10 tarım ülkesinden biri. Sebze, meyve ve diğer emtiaları hem üreten hem de ihraç eden bir ülkeyiz. Ancak bazı ürünlerdeki ihracat miktarı maalesef istenen seviyede değil. Örneğin; taze sebze ve meyvede toplam ihracatımız 3-3.5 milyar dolar seviyesinde. Konya Ovası kadar toprağa sahip Hollanda’da bu rakam 100 milyar doları aşıyor.
Rafları rakipler kapmış
Uzmanlara göre; ihracat pazarlarında etkili olunamamasının bir kaç nedeni var. 1-Ürün çeşitliliği yetersiz, 2- Zararlı etken madde (ilaç kalıntısı) içermeyen üretim sınırlı, 3-En büyük ihracat pazarlarımızdan Avrupa’da İspanya, Hollanda, İtalya gibi ülkelerin pazar hakimiyeti. Söz konusu ülkeler rafları kapatırken daha düne kadar Türkiye’de üretilen ürünler Avrupa’da Lidl gibi market zincirlerinin raflarında kendine yeterince yer bulamıyordu.
Maliyet üretimi vurunca…
Ancak Rusya-Ukrayna savaşı sonrası patlak veren enerji (doğalgaz) krizi nedeniyle Avrupalı çiftçiler üretimden vazgeçip seraları kapatınca işin rengi değişmiş. Alanya Ziraat Odası Başkanı Tahir Göktepe, tropikal meyve üreticisi Mustafa Ezici ve Almanya’da yaklaşık 40 yıldır yaş sebze-meyve ihracatı yapan iş insanı Mirbey Adam, son dönemde yaşanan durumu ve Türkiye’nin potansiyelini nasıl avantaja çevirebileceğini anlattı.
Türk sebze-meyvesi kıymete bindi
Savaşın etkilerinin en çok hissedildiği Almanya’ya dikkat çeken Mirbey Adam, şunları söyledi: “Hollanda, İspanya ve Belçika’da yüzde 30-40’lık üretim kaybı var. Avrupa’da üretim düşünce zincir marketler açığı kapatmak için Türkiye’deki üreticilere yöneldi. Şimdiden kontratlar dahi imzalandı. 1 yıldır ulaşamadığımız market sahibi şimdi bizden ürün istiyor. ‘Sakın kimseye mal verme, başka firma da bul’ diyor. Türkiye’nin elinde müthiş bir fırsat var. Bu kışı iyi değerlendirirsek 3.5 milyar dolarlık sebze-meyve ihracatımızı rahatlıkla 10 milyar dolara çıkarabiliriz. 2 yıl içerisinde sadece bu iki kalemde 35 milyar dolarık ihratı yakalamamız hiç de zor değil.”
Sınırda uzayan TIR kuyruklarına da dikkat çeken Mirbey Adam, “Normalde Türkiye’den çıkan bir sebze 5 günde Almanya’ya ulaşıyor. Bulgaristan’ın keyfi uygulamaları nedeniyle süre uzuyor ihracatçı mağdur oluyor. Bulgaristan bize ciddi engel. Bunun için Karadeniz yolu açılmalı. Karasu-Köstence (Romanya) hattı bu anlamda çok önemli. Karasu’dan çıkan Ro-Ro gemisi 8 saatte Köstence’ye varıyor. Bu yolla Bulgaristan’ın tekeli kırılır ve tarım ihracatına büyük destek sağlar. Türkiye’den çıkan sebze ve meyveler Avrupa’da, 5 gün yerine 2 günde market raflarında olur. Türkiye ve Romanya bu konuda anlaştı. Savaş nedeniyle çok büyük yığılma vardı. Bu güzergah yakında kullanılmaya başlayacak. Ancak gemi sayısı artırılmalı” diye konuştu.
Tropikal meyvede de rekabet edebiliriz
Tropikal meyve ve fidan üreticisi Mustafa Ezici de mango, avakado, çarkıfelek (passion fruit), ejder meyvesi gibi ürünlerin ihracatta, Türkiye’nin elini güçlendireceğini söyledi. Avrupa Birliğ’nin (AB) yılda 650 bin ton mango ithal ettiğini belirten Ezici, “Bunun 132 bin tonu Brezilya’dan, 55 bin tonu Güneydoğu Asya’dan 19-35 günde geliyor. Türkiye’de üretilen mangolar 3-4 günde Avrupa’ya 3 saat uçuş mesafesinde 80 komşu ülkeye ulaşabilir. Ham mangonun kilosu Avrupa’da 4-5 Euro’ya satılıyor. Dalında olgunlaşmış mango Avrupa ya günlük uçak ile geliyor kilosu 17 Euro’dan satılıyor biz kilosunu 3 Euro’dan dalında olgunlaşmış mangoyu Avrupa ve Rusya’ya ağustos- aralık döneminde ihraç edebiliriz. Diğer üretici ülkeler ocak-haziran arası üretiyor. Rakibimiz İsrail, Mısır, İspanya. Görüldüğü gibi mangonun ihracattaki kilogram birim değeri daha yüksek. 1 dönüm seraya 167 tane mango ağacı dikiliyor. Bu ağaçlar 3 yaşında 1 dönümde 15 ton mango veriyor” bilgilerini paylaştı.
Mangoda 1 dönümde 500 bin lira kazanç
Alanya Ziraat Odası Başkanı Tahir Göktepe ise tropik meyve üretimi anlamında Türkiye’de önemli potansiyel olduğunu mangoda üreticilerin dönüm başına 500 bin lira kazanç sağlayabildiğini söyledi.
Göktepe, “Şu anda üretim maliyeti dönüm başı 50 bin lira, gerisi kâr. Mango üretiminin tarımsal ürün ihracatında katkısı büyük olacak” dedi.
Göktepe, Mersin ve Antalya da orman vasfını yitirmiş arazilerin tarıma açılması gerektiğini belirterek, “Buralara mango, avokado, ejder meyvesi ve diğer tropik meyve fidanları dikilmeli. Sözleşmeli tarım da yaygınlaştırılmalı” ifadelerini kullandı. Türkiye’nin 10 yıl içinde 10 milyar dolarlık tropik meyve ihraç edebilecek potansiyele ulaşabileceğini belirten Göktepe, “15 Eylül 2022 tarih itibari ile tebliğle örtüaltı muz seralarında yatırım kredisi sonlandırıldı. devletimizin örtü altı mango üretimi için 10 milyon TL ye kadar sübvansiyonlu kredileri devam ediyor. Bu nedenle yatırımcılar ve yeni üretime dahil olacak çiftçi adaylarımız mango seraları için yatırım yapabilirler dedi.